Eğitim Bir Sen Mardin Şubemizin Genişletilmiş İl Divan Kurulunu Mardin Öğretmen evinde Genel Başkan Yardımcımız Ramazan Çakırcı, Memur Sen Mardin İl Başkanımız Mustafa Aydın, Mardin Şube Başkanımız Eyyüp Değer ve yönetim kurulu üyeleri, Kadın komisyonu başkanımız, İlçe Başkanlarımız ve yönetim kurulu üyeleri, Disiplin ve denetleme kurulu üyelerinin katılımlarıyla gerçekleştirdik. Toplantının açılış konuşmasını yapan Mardin Şube başkanımız Eyyüp Değer “ Biz emek merkezli, Eğitim çalışanlarının haklarının geliştirilmesi yükseltilmesi için mücadele eden eğitim sorunlarının çözümü için gayret gösteren bir sivil toplum kuruluşuyuz.
Kamu çalışanlarının geçmiş dönemlerden gelen özlük ve mali haklarının tamamının kısa süreçlerde halledilmesi elbette mümkün değildir. Bu mücadele süreç odaklı olarak halledilmesi için mücadele ettik ve mücadele etmeye devam ediyoruz.
Geçmiş dönemde aldığımız kazanımlarımızın bu dönemde devam ettirilmesi ve bir önceki toplu sözleşmede çözülmeyen
1-Haftada 20 saat ders niteliğinde yönetim görevi ücreti alan müdür ve müdür başyardımcılarına ilave 4 saat ek ders ücreti artışı sağladık.
2-Halk Eğitim Merkezlerinde görevli öğretmenlerin seminer çalışmalarına haftalık 15 saat ek ders ücreti ödenmesini sağladık.
3-24 saat süreyle nöbet tutan belletmenlere ödenen ilave 2 saatlik ücreti 3 saate çıkartarak belletici öğretmenlere ve gece nöbet tutanlara ilave artış sağladık.
4- Destekleme ve Yetiştirme Kurslarında görev alan memur ve hizmetlilere fazla çalışma ücretinin üç katı tutarında artırımlı ödenmesini sağladık
5-Şeflerin özel hizmet tazminat oranlarını 3 puan daha artırarak, maaşlarına toplamda 2018 yılı için aylık 101,47 TL, yıllık 1.217,64 TL tutarında artış sağladık.
Bölgemizde özelde ilimizde öğretmen açığı gün geçtikçe artamakta Mardin ilimizde yaklışık iki bin öğretmen açığı ile 2017-2018 Eğitim- öğretim yılına başlayacağız. Bunun ilimiz eğitimine olumsuz yansımalarını TEOG ve LYS sınav sonuçlarına bakarak görebiliriz.
Milli Eğitim Bakınlığının özellikle bölgedeki yanlış öğretmen istihdam politikasını gözden geçirmesini, ücretli öğretmenlik gibi kısa vadeli geçici çözümlerle ilimiz eğitiminin sürdürülemeyeceği açıktır. Atama bekleyen onbinlerce öğretmen olmasına rağmen geçici istihdam yöntemlerinden biran önce vazgeçilmelidir. Yapılan istatistiki çalışmalar, oluşturulan raporlar ilimiz özelinde bölgedeki eğitim seviyesini ortaya çıkarmaktadır.” dedi.
Ortaokul 6. Sınıf Türkçe kitabının 13. Sayfasındaki karikatür malumunuz medyada ve Türkiye gündeminde yer edinmiştir. Eğitimcilerin dikkati sayesinde çocuklarımıza dağıtılmadan imha edilen bu sayfanın okullarımıza dağıtımı yapılıncaya kadar Talim Terbiye Kurulu başta olmak üzere bir çok denetimden geçildiği söylenen kitapların çocuklarımızın seviyesine uygun olmayan bu kadar bariz bir karikatür nasıl gözden kaçırmıştır. Kitabın onayını verip okullarımıza kadar ulaşmasını sağlayanlar yaptıkları hataların hesabını vermelidir” dedi.
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı ise, sendika olarak kuruldukları günden bugüne hep hak ve emek mücadelesi verdiklerini söyledi. Ramazan Çakırcı, "Bu mücadele neticesinde geldiğimiz nokta son derece önemli. Tabi, bu mücadeleyi verirken sadece biz emeğin, özlük haklarının mücadelesini vermedik. Aslında aynı zamanda özgürlüğün, özgürlüklerimizin de mücadelesini verdik. Malumunuz, kurulduğumuz 1992 yılından bugüne kadar, ülkemiz birçok badire atlattı ve atlatmaya devam ediyor. Bu süreçte, sendika olarak çok ciddi anlamda inisiyatif almış olduk. Zor dönemlerin sendikası olduk ve zor dönemlerde ciddi sınavları vererek geçtik" dedi.
"Son dönemde ülkemiz üzerinde çok ciddi operasyonlar yapıldı" diyen Çakırcı sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bazen içerde, bazen dışarıda operasyonlar yapılmakta. Suriye üzerinden operasyonlar yapılmakta, içerde terör üzerinden operasyonlar yapılmakta. Aslında bu, bölgemizin ciddi anlamda bir savaş içerisine girdiğinin de göstergesi. Yani küresel güçlerin, bu bölge üzerinde çok ciddi plan ve projeler yürüttükleri malum. Suriye’de yaklaşık 5 yıldır bir sıcak çatışma devam ediyor. Bölgemizde terör örgütleri üzerinden bir süreç devam ediyor ve bölge insanı, ülkemiz insanı yıldırılmaya çalışılıyor. Buna rağmen biz, ülke insanları olarak dimdik ve diri bir şekilde ayaktayız. Ayakta olmakla birlikte tüm mazlum coğrafyalarına da umut veriyoruz. Gittiğimiz, coğrafyalarda şunu görüyoruz, Türkiye diriyse, Türkiye ayaktaysa, biz de diriyiz, biz de ayaktayız. Buradaki cesaretli oluşumuzun da İslam coğrafyasında, insanlıktan payını almış coğrafyalarda da ciddi bir cesarete vesile olmuş olduk."
Toplu sözleşme masasına hazırlıklı oturduklarını da ifade eden Çakırcı, "Biz bir emek hareketiyiz, emek hareketi olarak da geçen ay toplu sözleşme imzaladık. Toplu sözleşmeye ciddi hazırlıklarla katılımımız oldu. Bunu, kamu çalışanlarının taleplerini dikkate alarak toplu sözleşme masasına gittik ve toplu sözleşme masasında da ülkenin şartları, ekonomik durumlarını dikkate alarak hükümeti sıkıştırabildiğimiz kadar sıkıştırdık, gelebileceğimiz en olumlu rakama geldik ve imza attık.
Hedeflediğimiz rakam elbette bu değildi. Biz bundan daha fazlasını hak ettiğimizi düşünüyoruz ve burada da hak ettiğimizin bir kısmını almış olduk. İnşallah bundan sonraki süreçlerde de daha önceki yıllarda olduğu gibi yeni kazanımlar ekleyerek yolumuza devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Çakırcı " Sendika olarak sadece, Mali haklarımızla ilgili mücadele etmiyoruz, bunun yanında 2013 yılında Kamu çalışanlara Kılık Kıyafet özgürlüğünün getirilmesi için başlattığımız 10 Milyon imza kampanyasıyla başlattığımız ve 12 Milyon 300 Bin imzayla tüm kesimlerin teveccüh ettiği Kılık-Kıyafet eylemimiz bu yılda devam edecek." dedi.